2. Ondan öte kral, saray kapısında çalışan tüm memurların
başlarını eğerek Haman'ı selamlamalarını ve ona secde etmelerini buyurdu.
Mordekay başını eğerek selam vermeyi reddetti.
3. Kralın kapı görevlileri Mordekay'a, "Kralın buyruğuna
niçin karşı geliyorsun?" diye sordular.
4. Görevliler bu soruyu her gün Mordekay'a yönelttiler, ama
o, onları önemsemedi. Sonunda görevliler olup biteni Haman'a bildirdiler,
çünkü Mordekay Yahudi olduğunu onlara söylemişti ve böyle davranmayı sürdürüp
sürdüremeyeceğini bilmek istiyorlardı.
5. Mordekayın başını eğerek ona selam vermediğini ve huzurunda
secde etmediğini görünce, Haman büyük öfkeye kapıldı.
6. Mordekay'ın hangi soydan geldiği kendisine söylenince,
Haman Mordekay'ı öldürmekle yetinmemeye ve Mordekay'ın soyundan gelen tüm
insanları, yani Yahudileri, Artakserkses'in imparatorluğunda ortadan
kaldırmaya karar verdi.
7. Kral Artakserkses'in krallığının on ikinci yılında, ilk ayda,
yani Nisan ayında, gün ve ayın belirlenmesi için Haman'ın önünde pur, yani kura
çektiler. Kura, Adar adındaki on ikinci aya düştü.
8. Haman Kral Artakserkses'e şöyle dedi: "Krallığınızın
illerinde, öbür ulusların arasına dağılmış ve onlarla bağdaşmayan bir ulus
var. Yasaları tüm öbür uluslardan ayrıdır ve kralın bildirilerini
önemsemiyorlar. Bu nedenle onlara katlanmak kralın çıkarlarına uygun değildir.
9. Kral onların yok edilmesini buyurmak isterse, kral adına vergi
toplayan görevlilere kralın hazinesi için on bin gümüş para ödemeye
hazırım."
10. Ardından kral mühür yüzüğünü parmağından çıkartıp Yahudiler'e
işkence eden Agaklı Hammedata'nın oğlu Haman'a verdi.
11. Kral ona şöyle dedi: "Paran sende kalsın, bu insanlar da
senin olsun; onlara ne istersen yap."
12. İlk ayın on üçüncü günü kralın yazmanları çağrıldı ve kralın
prensleri, tüm illeri yöneten valileri ve tüm ulusların önde gelen kişileri
için Haman'ın gönderdiği buyruğun kopyaları çoğaltıldı. Buyruk her ile kendi
alfabesiyle yazılmıştı ve her ulus için kendi dili kullanılmıştı. Kral
Artakserkses adına imzalanmıştı ve onun yüzüğünün mührünü taşıyordu.
13. Krallığın tüm illerine ulaklarla mektuplar gönderildi. Bu
mektuplar, Adar adını taşıyan on ikinci ayın on üçüncü gününde, genç, yaşlı,
kadın ve çocuk tüm Yahudiler'in yıkımını, kılıçtan geçirilip yok edilmesini,
varlıklarına da el konulmasını buyuruyordu.
B-1. Mektubun metni şöyleydi: "Büyük Kral Artakserkses'ten
Hindistan'dan Habeşistan'a dek uzanan yüz yirmi yedi ilin valilerine ve
onların buyruğundaki şube müdürlerine:
2. "Tüm dünyayı yönettiğimden ve yetkili bir görevde
bulunduğumdan, gücün neden olduğu küstahlığa asla kendimi kaptırmamaya karar
vermiş bulunuyorum. Ölçülü biçimde sevecenlikle yönetmek istiyorum. Böylece
uyruğuma bunalımdan uzak bir yaşam sağlamak, krallığıma uygarlığın yararlarını
sunmak, bir uçtan bir uca herkesin özgürce rahat geçmesini olası kılmak, tüm
insanların istediği barışı yeniden sağlamak istiyorum.
3. "Bu amaca nasıl ulaşabileceğim konusunda danışmanlarımla
görüştüm. Onların arasından Haman bana bilgi verdi. Kendisi kraldan sonra en
yetkili kişidir, sağduyusu ile ünlüdür, şaşmaz bağlılığını ve sarsılmaz güvenilirliğini
kanıtlamıştır.
4. Haman'ın bana bildirdiğine göre, kötü huylu bazı insanlar
dünyanın tüm oymakları arasına karışmıştır. Onlar yasalarıyla tüm uluslara
karşıdırlar ve kralın buyruklarına karşı koymaktadırlar. Onların davranışları,
herkesin iyiliği için sürdürdüğümüz devlet yönetimine engel olmaktadır.
5. "Bu durumda anlaşılacağı gibi, kendi türünde tek olan bu
kişiler tüm insanlığa kesinlikle karşıdır, çünkü kendi tuhaf yasalarıyla
onlardan ayrılmaktadır. Bu kişiler çıkarlarımızın düşmanıdır ve en
tiksindirici suçlan işlemektedirler. O denli ki, krallığın sarsılmazlığını
tehlikeye sokmaktadırlar.
6. Buyruğumuz şudur ki, çıkarlarımızı koruyan ve bizler için
ikinci bir baba olan Haman'ın yazdığı mektuplarda belirtilen kişiler, kadın ve
çocuklarla beraber, tümüyle düşmanları tarafından kılıçtan geçirilecektir. Onların
kökü kurutulacaktır. Kimse onlara acımayacak, onları bağışlamayacaktır ve bu
olay bu yıl içinde, Adar adındaki on ikinci ayın on dördüncü gününde
gerçekleşecektir.
7. Böylece geçmişteki ve bugünkü kötü huylu kişiler bir gün içinde
zorla ölüler diyarı Hades'e atılacaklar. Bundan böyle devletimiz sarsılmaz
biçimde yaşamını sürdürecek ve sonsuza dek barışa kavuşacaktır."
14. Her ilde yasa olarak bildirilecek bu buyruğun metni çeşitli
uluslara gönderildi. Böylece yukarıda sözü geçen gün için tümü hazır olacaktı.
15. Kralın buyruğuna uyarak ulaklar hemen yola çıktı; buyruk ilk
önce Sus Kalesi'ne bildirildi. Kral ve Haman bol bol yiyip içerken, Sus
Kalesi'nde halk dehşete kapılmıştı.